Dün işsizlik rakamları açıklandı.Nisan ayında işsizlik oranı %9.6 düzeyinde gerçekleşmiş.Tarım dışı işsizlik ise %11.6.Beklenenden az gelen işsizlik oranları yüreğime su serpti.Öyle ya memleketin durumu iyiymiş de bizim haberimiz yokmuş!Artık bir önceki aya göre azalan sayıda 2 milyon 821 bin iş arayan insanımız var.Allah’tan daha ne istiyoruz?Kadın istihdamı %30 düzeyinde takılıp kalmış bize ne yazar?Genç işsiz oranı %17…Arayana iş çok nasıl olsa!..Bütçenin ilk beş ayda 804 milyon TL fazla vermesi coşku verici bir diğer gelişme…Benzer mutluluk sağlayan verilere bakarsak yakın dönemde 500 liralık banknotların elimize geçme ihtimali gittikçe güçleniyor.Benden söylemesi…
Geçen hafta ülkemizde bulunan Amerikan Savunma Bakan Yardımcısı bayan ve ekibi İncirlik Üssü’nü Suriye’de IŞID’e karşı kullanma yollarını aramaktaydılar. Siz bu arkadaşları CIA diye de okuyabilirsiniz.Anlaşılan Amerikan Yönetimi Suriye’yi Baas zulmünden değil; IŞİD belasından kurtarmak gibi kutsal bir amaca sahip.İnsan duygulanmadan edemiyor…Niye diye sorarsanız: ABD,İran ile nükleer anlaşma imzalarken IŞİD ve şurekası Suriye’nin 4 devlete bölünmesinin anahtarını kendilerine sağlıyorlar.Yaşama şansı her geçen gün artan Kürt Koridoru ihtimali ABD ve Batı devletlerinin Büyük İsrail Projesi için kilit önemde.Nasıl Saddam Hüseyin ve 11 Eylül Saldırıları Irak devletine saldırmak ve onu paramparça etmek için güzel bir bahane idiyse; IŞİD terör örgütü ileride Türkiye-Suriye-Irak ve İran topraklarında kurulması düşünülen Kürt Konfederasyonu planının taşeronu haline getirildi.Nasıl olsa Esad Akdeniz kıyısında bırakılan bölgeye razı.Çünkü Baas rejimi Rusya ve İran kontrolü altında kendilerine ne denirse aynısını yerine getirmek zorundalar.İran Batı ile anlaşmaya vararak üzerindeki baskının bir kısmını bize havale etti.Aynı bölgede bulunan komşu iki devlet aralarında yaşanan yaşam alanı açma kavgası nedeniyle rakip haline dönüştüler.Tıpkı Irak gibi,tıpkı Suriye gibi…
Peki Türkiye bunca menfaat çarpışması içinde neler yapıyor?Bana kalırsa ülkemiz uzun zamandır bölgede etkisiz eleman konumunda.Cumhuriyet Dönemi’nin Kemalist dış politikası terk olunduğundan beri yukarıdaki durum hayatiyet kazandı.Stratejik Derinlik kavramı Türk dış politikasına ikame edildiği için ideolojik ve taktik boşluk milli çıkarlarımızı esir aldı.TBMM’de kotarılan 1 Mart Tezkeresi başarısının ardından 4 Temmuz 2003 tarihinde Süleymaniye’de yaşanan çuval rezaleti işin başlangıç noktası oldu.Karanlıklar Prensi Richard Perle’den sonra anasından ters doğurulan diğer neo-con isim olan Paul Wolfowitz tezkere konusunda ne demişti verdiği bir röportajda: “Türkiye ayağa kalkıp özür dilemelidir.” Plan adım adım sahneye kondu. Talat Aydemir ve Namık Kemal Ersun darbe girişimlerine benzeyen 27 Nisan e-Muhtırasının ardından Ergenekon ve Balyoz davaları devşirildi.CIA-Cemaat-MİT bu kirli işlerin asıl failleri idiler.Ak Parti iktidarı Silahlı Kuvvetler hakkında başlatılan psikolojik savaşa ses çıkarmayarak katalizör vazifesi gördü.Çünkü 28 Şubat döneminde kendilerinin Ordu’ya karşı kuyruk acıları mevcuttu.Önemsiz adamların yönettiği önemli ülkelerin kaderi ne olduysa bizlerin kaderi de benzer çizgilerden geçti.Tıpkı 12 Eylül döneminde Adana Sıkıyönetim Komutanı Nevzat Bölügiray’ın kitabının adı gibi “Sokaktaki Askerin Dönüşü”…Ordu içinde cunta yapılanmaları bir kez başlamaya görsün.Radyosunda halk müziği dinlenilen bir karargah odasında memleketin kaderi tayin edilir.Belki de haklılardır davalarında.Demokrasi bize bol gelmeye başlayınca haki renkli giysiler içinde kurtarıcılar arz-ı endam ederler.Subayları iftiralarla hapse atılan bir Ordu’dan dışarıya karşı bir başarı değil ancak içeriye karşı sıkı tedbirler bekleyebilirsiniz.Stagflasyon yaşanmaya başlayıp,halk ekmek kuyruklarına takılınca ne demek istediğimi sizler daha iyi anlarsınız.
Yaşadığımız acı tecrübelerden sonra şunları söyleyebilirim:Kuralsızlığın sonu sıkıyönetim hali ile sonuçlanıyor.Sokakta orman kanunun geçerli sayılması hukukun iflas ettiğini gösteriyor.Resmi kurumlarda rüşvetsiz iş görülemez duruma gelinmesi ekonomik krize delalettir.Açların kapılarımızı çalması isyanın ilk adımlarını bünyesinde barındırıyor…
Kürt meselesine gelince.PKK yakın zamanda askeri hedeflere güçlü biçimde saldırmaya başlayacak.Dönemin taktiği geri çekilmelerini gerektirdiği için hükümetle masaya oturdular. Çözüm Süreci dağdaki terörü şehre indirdi.Silahla alamadıklarını diplomasi yoluyla edindiler.MI6 sağolsun.Batı illerinin sokakları Nusaybin,Derik,Lice,Kulp,Şemdinli sokaklarında yaşanan yangını anımsatacak olaylara sahne olabilir.Koalisyon kurma aşamasında birbirlerine kapris yapan siyasilerin memleket umurlarında olmayabilir ancak birileri bir yerlerde vatan için,bayrak için, namus için harekete geçti bile.Sadece Samet Kuşçu eksik.Onun gibilerin canı cehenneme…